🇹🇷 EuroBasket 2025’in finali tüm Türkiye’nin kalbini yerinden söken ama aynı zamanda gururla dolduran bir gecede oynandı. İstanbul’un sokaklarında, kahvehanelerde, evlerin oturma odalarında milyonlarca insan nefeslerini tutmuş bir şekilde televizyonların başında maçı izliyordu. Rakip, turnuvanın en disiplinli ve en güçlü takımlarından biri olan Almanya’ydı. Final sireni çaldığında skor tabelasında 82-88 yazıyordu ve bu, Almanya’nın şampiyonluğu demekti. Fakat o an sadece bir yenilgi değildi, aynı zamanda bir milletin yüreğini yakan ama yine de başını dik tutmasını sağlayan bir andı. Çünkü sahada bir dev gibi savaşan Alperen Şengün vardı.

Alperen maç boyunca sadece rakip potaya saldırmakla kalmadı, aynı zamanda takım arkadaşlarını sürekli ateşledi. Attığı sayılar, aldığı ribaundlar, boyalı alandaki üstünlüğü tribünlerden büyük alkış aldı. Ama her büyük hikâyede olduğu gibi bu finalde de karşısında devasa bir güç vardı. Dennis Schröder, turnuva boyunca olduğu gibi finalde de adeta bir lider gibi oynadı. Kritik anlarda topu eline aldı, oyunu yönlendirdi, soğukkanlılığıyla Almanya’yı ayakta tuttu. Franz Wagner genç yaşına rağmen sahada bir yıldız gibi parladı, hem hücumda hem savunmada kusursuz anlar yaşattı. Ve Tristian da Silva, sanki yıllardır bu sahnede oynuyormuş gibi olgun bir performans sergiledi. Almanya’nın üçlüsü finalde fırtına gibi esti ve Türkiye’nin bütün direncini kıracak darbeleri vurmaktan geri durmadı.

Skorun son anlara kadar başa baş gitmesi Türkiye’nin azmini kanıtlıyordu. Özellikle son çeyrekte Alperen’in pota altındaki mücadeleleri ve dış şutlarla oyunu açmaya çalışan genç oyuncuların çabası izleyen herkesi umutlandırdı. Fakat Almanya’nın deneyimi ve yıldızlarının bitmek bilmeyen enerjisi sonucu belirledi. Hakem düdüğü çaldığında sahada yere çöken bazı Türk oyuncuları vardı, gözyaşlarını gizleyemeyen taraftarlar vardı. Fakat aynı anda tüm Türkiye’de “Biz buradayız, daha güçlü döneceğiz” inancı yankılanıyordu.
Maçtan sonra sosyal medyada yüz binlerce mesaj paylaşıldı. Alperen Şengün “Biz elimizden gelenin en iyisini yaptık, bu ülke için her damla terimizi akıttık” sözleriyle gözleri yaşarttı. Tam o sırada futbol dünyasından gelen bir ses de yürekleri ısıttı. Real Madrid’in genç yıldızı Arda Güler, “Bu mağlubiyet bir son değil, Türk milleti asla pes etmez. Siz sahada onurumuzu taşıdınız, bizler de her zaman arkanızdayız” sözleriyle milyonlara seslendi. Arda’nın bu mesajı basketbol ve futbolun ötesinde, tek bir bayrak altında birleşmiş bir milletin ruhunu yansıttı.
O gece belki kupa Almanya’nın ellerine gitti ama Türkiye’nin kalbinde gerçek bir kahraman doğdu. Alperen Şengün artık sadece bir basketbolcu değil, bir ulusun cesaret sembolüydü. Yanında ise sahadan değil ama kalpten destek veren Arda Güler vardı. EuroBasket 2025 finali Türk spor tarihine acı bir yenilgi olarak değil, milletin birliğini ve gururunu bir kez daha dünyaya hatırlattığı bir an olarak yazıldı. Çünkü bazen kazanmak sadece skor tabelasında değil, bir halkın yüreğinde olur. Ve o gece Türkiye tüm dünyaya şunu haykırdı: “Biz buradayız, hiçbir zaman gülmeyeceksiniz, çünkü biz her zaman ayağa kalkacağız.”
👉 Peki sizce bu final, Türk sporunun geleceği için bir dönüm noktası mı oldu?